Get Mystery Box with random crypto!

Dünyanın Yükü Bir zengin çocuğunu, babasının mezarı başında | 𝚄𝙷𝚄𝙳 𝙼𝙴𝙳𝚁𝙴𝚂𝙴𝚂𝙸

Dünyanın Yükü

Bir zengin çocuğunu, babasının mezarı başında oturup bir fakirin oğlu ile tartışırken gördüm. (Ona şöyle diyordu): “Babamın türbesinin sandukası (özel) taştan, üzerindeki kitabe renkli, mermerle döşenmiş, kaşı çinilerle işlenmiştir. Birkaç kerpiç ile yapılmış ve üzerine bir-iki avuç toprak atılmış olan senin babanın kabrine benzemez.”

Fakirin oğlu bunu duyunca şöyle cevap vermiş: “Senin baban o ağır taşların altında kımıldanıncaya kadar, benim babam cennete ulaşmış olur.”
Maddi zenginlik bir taraftan dünya hayatının kolaylaştırılmasına sebep olsa da, diğer yönden ahirette insanın sahip olduğu nimetlerin hesabını verme hususunda kişinin işini çok zorlaştırmaktadır.

Nitekim Üsâme ibnü Zeyd (Radıyallâhu Anh)dan nakledilen bir hadîs-i şerîfte Peygamber Efendimiz (Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem)in cennet kapısında durduğunda içeri girenlerin tamamının yoksullar olduğunu, zenginlerin ise hesap görmek için alıkonulduğunu görmüştür: “Ben cennetin kapısı önünde durdum, oraya girenlerin çoğu fakirler idi. Zenginlik sahipleri (fakirlerle beraber cennete girmekten) alıkonulmuşlardı. Lâkin ateş ehli, ateşe girmeye emrolunmuşlardı. Ben cehennemin kapısı önünde de durdum. Oraya girenlerin çoğunun kadınlar olduğunu gördüm!” (Buhârî, Rikâk:16)

Nakletmiş olduğumuz hadîs-i şerîfin yanı sıra, servetini Allah Teâlâ’nın yolunda sarf eden zenginlerin fazîletine yönelik hadîs-i şerîfler de bulunmaktadır. Dolayısıyla asıl olan, Müslümanın mal ile olan münasebetinin İslâm’a uygun olup olmamasıdır.