Merve Safa Likoğlu

2021-06-23 05:47:02 The account of the user that owns this channel has been inactive for the last 5 months. If it remains inactive in the next 19 days, that account will self-destruct and this channel will no longer have an owner. Aç / Yorum Yap

2021-06-18 13:17:42 Beni anlamıyorsun, beni anlamıyor, beni anlamıyorsunuz, beni anlamıyorlar labirentinden çıkıp kendimi anlatıyorum kaydırağından kayıvermeyi nasip etsin Rabbim. Amin. Aç / Yorum Yap

2021-06-18 13:17:27 Biri istemediğimiz bir şey yaptığında bunu anlamasının bir yolu da bunu ona söylemektir. Peki söylemek nedir? Söylenmek olmadığı kesin. Bir şeyleri zamanında söylemezsem şişip şişip bir canavara dönüşüyorum. Söylenip duran bir canavar. Öyle bir canavar ki bu söyledikleri karşı tarafta bir etki oluşturmuyor. Karşımda kim varsa bir kulağından giriyor sözlerim öte kulağından çıkıyor. O sözler iki kulak arasında yolculuk ederken dediklerim yapılıyor evet. Çünkü ben korkunç bir canavarım. Ama sonra, sonrası yok.
Söylenmeden nasıl söyleyebilirim? Evvela sakinleşerek, muhatabımın da sakin bir ânını kollayarak… Tüm sinirlerin gerildiği, nefislerin çatıştığı bir anda değil. Bir yandan evi toplarken bir yandan da yaptığım işleri söylemek bir canavara dönüşmemi engelliyor. “Bu çorapları kirli sepetine atıyorum, koltuğa bırakılmış kitabı yerine kaldırıyorum, makas kullandıktan sonra çıkan küçük kağıt parçalarını şu kutuya atıyorum, bardak yıkıyorum, tabak yıkıyorum” gibi cümleleri bazen bir ilahi bestesine bazen bir neşîde uydurup söylemek şu âna dek bulabildiğim en sâkin yöntem. Bırakınız ev halkının farkındalığını evvela benim kendime karşı saygı duymamı sağlıyor.
Bir şeyi hep yapmam veya hiç yapmamam bence mümkün değil. Herhangi bir insanın bir şeyi hep öyle yapması veya hiç böyle yapmaması da mümkün değil. Bu insanın doğasına ters bir durum. İnsan yapı itibariyle yeniliklere açık. Kimi bu özelliği ile futbolcuların hangisinin nasıl kurtarışlar veya goller yakaladığını inceliyor. Kimi yeni bir dantel modeli incelerken onun yapısını çözmeye çalışıyor bu özelliği ile. Kimi de büyük hadron çarpıştırıcısında daha fazla nasıl nükleer enerji ortaya çıkar, bunu araştırıyor. Aman ha birinin diğerinden üstün olduğunu düşündüğüm zannedilmesin. Futbolcuların nasıl bir kurtarış yaptığından yola çıkıp çocukları ile ilişkisinin şiddet içerdiği sonucuna ulaşabilir bir beyefendi. Bir hanımefendi günlük işlerden sıyrılıp kendine zaman ayırmak hayatı düşünmek için danteli bir zeka geliştirici olarak kullanabilir. Art niyetli bir fizikçi ise nükleer enerjiyi tüm insanlığın başına bela edebilir.
42h60 beğenmeYanıtla


Yanıtları gör (1) Aç / Yorum Yap

2021-06-18 13:13:42 rahatsız edince bazen de birebir yansımamı gördüğümü fark ediyorum. Aynadaki yansımamı gördüm yani bu benim sıklıkla yaptığım bir hata. Bunun kaynağı üzerine düşünmek için ruhum bana bir sinyal gönderdi. Şimdi gayet kısır bir şekilde kaşımdaki insanın tavrını kınayıp geçebilir yahut aynadaki yansımamı görüp kendi derinlerime dalabilirim. Belki daldığım derinlerde bu tavrımın kaynağını bulabilir, onu sağaltabilirim. Belki hiç bulamayacağım. Ama onu sağaltmaya niyet eder ve işimi Allah'a salarım. O isterse olur, o istemezse olmaz. İsteyeyim ama O isterse olur ancak.
Bir işi hiç yapmamam veya hep böyle yapmam mümkün mü? Ya da muhatabımın bir işi hiç yapmaması veya hep böyle yapması? Yukarıdaki zihin yolculuğuna atıflarla ilerleyelim. Bir nesne benim için kıymetli olabilir. Onu bir kenara saklar ve korurum. Hatırası olan bir takı, zihnime gelenleri not aldığım bir defter, sıcacık bitki çayımı içtiğim bir termos... Bir zaman dilimi benim için kıymetli olabilir. Kenara çekilip okuduğum, odaklandığım bir zaman... Bir mekan benim için önemli olabilir. Kitap, kalem, defter ve bilgisayarımı düzenle yerleştirdiğim bir masa veya özenle kurduğum bir sofra. Fakat bu benim için kıymetlidir, bir başkası için değil. Bu bir başkası ailemden biri olsa da bu geçerlidir. Birlikte yaşadığımız için benim kıymet verdiğim bir nesne, zaman veya mekana hep önem vermeleri mümkün müdür? Veya hiç önem vermemeleri? Bana göre ikisi de mümkün değil. Onlar da birer insan ve nefis taşıyorlar. Kendi istek ve ihtiyaçları olması bir sorun değil. Mesele benim muhatabımı bir şeyi hep yapmak veya hiç yapmamakla vasıflandırmam olabilir. Bu ya beni kıymet verdiğim nesne, zaman veya mekandan uzaklaştıracak, yahut kıymet verdiğim kişiden. Ya rahatsız edildiğim o çalışma masasına oturmaktan vazgeçeceğim, yahut çalışma masama oturduğumda o zamana benim kadar kıymet vermedikleri için kıymet verdiğim insanları üzeceğim. Ya o termosu kullanacağım ama kırılmasın diye söylenip duracağım ya da kırılırsa endişesi ile üzülüp kullanmaktan vazgeçerek dünyayı etrafıma dar edeceğim. Aç / Yorum Yap

2021-06-18 13:11:30 "Hep böyle yapıyorum" veya "Bunu hiç yapmıyorum" diyebilir miyim? Bu sorulara yanıt aramaya başlamadan evvel beni bu soruya getiren başka bir sorudan başlayayım. İnsan insana aynadır ya hani. Bir insanın yaptığı bir iş, içinde bulunduğu bir hâl akleden kalbimi rahatsız ettiğinde dönüp kendime sorduğum bir soru bu: Seni neden rahatsız etti bu hal Merve'ciğim, aynadaki yansımanı mı gördün?
Bazen "Hayır, bu küfr, Allah'ı inkar bu, Allah'ın varlığı reddediliyor ve yaygınlaştırılıyor, Allah'ın ruhundan üflediği insanoğlu katlediliyor, Allah'ın emirleri ve yasaklarının tersine bir sistem inşa ediliyor, kendimi tam da bu işten keskin çizgilerle ayırıyorum, burası ile arama tekrar bir duvar örüyorum, küfürden biraz daha uzaklaşıyorum" cevabına ulaşıyorum. O zaman tekrar soruyorum. Allah buna izin verdi mi? Verdi. İnsanoğlu iradesini hayra veya şerre kullanabiliyor. Hem böyle olmasa idi bizi Yaratanın mükemmel olduğuna iman etmezdik. Nasıl bir Yaradan ki kuluna irade veremiyor derdik. Bu cümle beni iman dairesinde tutuyor.
Bu cümle ile sağaltmasam zihnimi neden acılarla dolu bir hayat yaşandığına dair sorular karşısında değil günlük ibadetlerimi yapabilmek parmağımı kaldıracak halim kalmayabilir. Veya onu bunu bırakır, bir hayvandan daha aşağı bir halde nefsim nasıl isterse öyle yaşarım. Neden hayvandan daha aşağı? Çünkü hayvanlar da "ol" emri üzere buradalar. Sünnetullah'ta bir yeri, işlevi var her birinin.
Bir insanın hatasında aynadaki yansımamı görüp görmediğimi düşünürken ulaştığım başka bir cevap ise "Evet, aynadaki yansımamı gördüm, bu benim de alışkanlık haline getirdiğim hatalı bir tavırdı, bunu farkettim ve ona tekrar alışmak istemiyorum, o tavırla arama mesafe koyuyorum" oluyor. Bu cevap bir Müslüman veya bir Müslüman adayı ile arama mesafe koymamı engelliyor. Çünkü kalpleri mühürlenmiş olanlar haricinde her gayrimüslim bir Müslüman adayıdır. Rabbimiz zamanın tümüne hakimdir ve kimin tevhid dairesine asla dâhil olmayacağını bilir. Ama biz bilemeyiz. En azılı kafir bile birdenbire Müslüman olabilir. Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellemin aziz, pak, mualla, mücella, musaffa ruhu tayyibeleri Dünya'ya teşrif edip de nübüvvet vazifesini aldığından beri her ruh Ümmeti Muhammed'dir. Kimi icabet ümmetidir, kimi davet ümmetidir. Kimi daveti kabul etmiştir. Kimi henüz etmemiştir.
Bir gün bir kardeşimi vaaza davet etmiştim. "Merve ben gayrimüslimim" dedi. "Olsun" dedim. Elhamdülillah icabetini görmeyi de nasip etti Rabbim. Rabbim bizi bu daireden ayırmasın. Diyelim aşk ile : Eşhedü en la ilahe illallah ve eşhedü enne muhammeden abduhu ve Rasuluhu
Birinin herhangi bir olay veya durum karşısındaki tavrı beni Aç / Yorum Yap

2021-06-12 19:57:19 The account of the user that owns this channel has been inactive for the last 5 months. If it remains inactive in the next 30 days, that account will self-destruct and this channel will no longer have an owner. Aç / Yorum Yap

2021-06-03 17:54:20 Dersimiz saat 18:30'da
Instagram Canlı Yayınında Aç / Yorum Yap