Get Mystery Box with random crypto!

Bağlantılar açısından, evet, Çeçenistan’daki mücahitlerle bağl | Savaşa dair

Bağlantılar açısından, evet, Çeçenistan’daki mücahitlerle bağlantımız var. Hem iki Çeçen savaşında yer almış gazilerle hem de bizim neslimizden mücahitlerle.
S: Suriye savaşı ilk başladığında Çeçenistan’dan birçok savaşçı bu ülkeye geldi. Bunun Çeçenistan’daki mücadeleye etkisi konusunda ne düşünüyorsun? Sence bu, Çeçenistan’daki mücadelenin zayıflamasında bir etken mi?
C: Çeçenistan’daki direniş ve mücadele, Suriye’deki savaş başlamadan bile önce, yıllardır derin bir kriz içerisindeydi. Hem askeri hem de siyasi açıdan. Zamanla zayıfladı ve tükendi. Çeçenistan’a gitmek, çeşitli sebeplerle bölgeyi geçici olarak terk etmiş olan gaziler ve emirler için bile çok zor hal aldı. Ve Suriye savaşı başladığı zaman, gaziler ve bazı emirler de dahil olmak üzere birçok savaşçı, Rusya’nın müttefiklerine karşı savaşa devam etmek için Suriye’ye geldi. Zira Çeçenistan’da savaşa devam etmek neredeyse imkansız hale gelmişti. Yani Çeçenistan’daki mücadelenin zayıflaması, savaşçıların Suriye’ye gelmesiyle bağlantılı değil.
S: Çeçenistan’da devam eden bir mücadele varken neden Suriye’ye gelmeyi tercih ettin?
C: İkinci savaşın ardından, direnişçi hareket Çeçenistan’ın zorlu ormanlarında sıkışıp kalmış durumdaydı. Ve hayatta kalmak için sıkı bir gizliliğe mecburdular. Yıl boyunca gençlerin onlara katılması için çok az fırsat vardı. Ne bir bölge kontrol edebiliyorlardı ne de bilinen merkezleri bulunuyordu. Ve şahsi olarak, bu yeraltı yapıları ile bir bağlantım yoktu ve bu sebeple onlara katılamadım.
Ve Suriye’de de gayrimeşru, mücrim Esed rejimine karşı devam eden bir savunma cihadı vardı. Esed’in ordusu Müslümanlara saldırdı ve gerçek bir soykırım yürüttü. Bu insanlar da yardım çağrısında bulundular. O zamanlar da buraya gelip savaşa katılmak kolaydı.
Yani bana ihtiyaç olan, Müslümanlara yardım edebileceğim yere gittim.