Get Mystery Box with random crypto!

(İkinci Yüzü: Âhirete bakar, âlem-i bekàya nazar eder, onun ta | Risâle-i Nûr İzah ve Notlar

(İkinci Yüzü: Âhirete bakar, âlem-i bekàya nazar eder, onun tarlası hükmündedir.) Hadîs-i şerîfte “Dünyâ, âhiretin tarlasıdır.” buyruluyor. Bu hadîs-i şerîfin iki ma’nâsı vardır:

Biri: İns ve cinnin amelleri burada ekiliyor. Âhirette mahsûlât verecektir.

Diğeri: Dünyâ, Cennet ve Cehennem’in bir nümûnesidir. Bütün mevcûdât oradan gelmiş, tekrâr oraya akıp gitmektedir. Meselâ, bütün gündüzler, nûrlar, baharlar, mu’tedil hava, gölgeler, güzel sesler, güzel kokular, münbit arâzi Cennet’ten gelmiş, yine Cennet’e gidiyorlar. Bütün geceler, zulmetler, kışlar, şiddetli soğuk ve sıcaklar, çirkin sesler, pis kokular, çorak arâzi Cehennem’den gelmiş, yine Cehennem’e gidiyorlar. Demek dünyâ âhiretin bir çiçekdanlığıdır. Orayı haber verip oraya mahsûlât yetiştiriyor. Hem her insânda Cennet ve Cehennem’in birer nümûnesi vardır. Meselâ; güzel ahlâk Cennet’in, kötü ahlâk ise Cehennem’in nümûnesidir. Meselâ, rahmet ve şefkat etmek Cennet’in, gadab ve hiddet etmek ise Cehennem’in nümûnesidir. O insânın hayr işlemesi Cennet’in, şer işlemesi de Cehennem’in nümûnesidir.

Kısaca teklîfî ve tekvînî bütün güzellikler Cennet’ten, bütün kötülükler ise Cehennem’den haber vermektedir. Dünyâ bir tarladır. Haşir meydânı bir beyderdir. Cennet ve Cehennem ise birer mahzendir.

Kaynak: Yirmi Dördüncü Mektub Ve Şerhi