Get Mystery Box with random crypto!

Mübârek karıncaya senede birkaç tâne buğday kâfî gelirken, eli | Risâle-i Nûr İzah ve Notlar

Mübârek karıncaya senede birkaç tâne buğday kâfî gelirken, elinden gelse bin tâne toplamaya kalkar. Ayaklar altında kalır, ezilir. Bal arısı kanâat eder, başların üstünde uçar. Alah’ın emriyle insânlara balı ihsân eder, yedirir.
Cenab-ı Hakk'ın en a'zam ismi olan “Alah” isminden sonra, en a'zam ismi olan "Rahman" ismi rızka bakar. Rızıktaki şükürle O’na yetişilir. Şükrün enva’ından en câmii ve fihriste-i umûmiyyesi namazdır. Şükrün içinde sâfî bir îmân, hâlis bir tevhîd vardır. Çünkü bir elmayı yiyen ve اَلْحَمْدُ لِلّٰهِ diyen adam, bu şükür ile i'lân ediyor ki; “O elma, doğrudan doğruya dest-i kudretin yadigarı ve doğrudan doğruya rahmet-i İlâhiyye hazînesinin hediyesidir.” demesi ve itikad etmesi ile her şeyi O'nun dest-i kudretine teslim ediyor. Hakiki bir imanı ve halis bir tevhidi, şükür ile beyan ediyor. Gafil insanın, küfran-ı nimet ile ne derece hasa¬rete düştüğünü, çok cihetlerden yalnız bir vechini söyleyeceğiz. Şöyle ki:

Lezzetli bir nimeti yiyen insan, eğer şükrederse; o ni'met şükür vasıyasıyla nûr olur, uhrevî bir cennet meyvesi olur. Verdiği lezzeti de Cenab-ı Hakk'ın iltifat-ı rahmetinin eseri olduğunu düşün¬mekle, büyük ve daimi zevk ve lezzet alır. Eğer şükretmezse, o muvakkat lezzet, zeval ile bir elem ve teessüf bırakır. Elmas mahiyetindeki ni’met, kömüre döner. Şükür ile zail rızıklar, daimi lezzetler, baki meyveler verir. Şükürsüz nimet, en güzel de olsa, çirkin bir sûrete döner.
Hitâbat ve Münâcat-ı Hulûsiyye