Dini Sohbetler

2022-08-28 05:21:44 KUS BİN SÂİDE’NİN HUTBESİ -1

Çok yaşamış ve fesâhati ile şöhret bulmuş bir zat olan Kus bin Sâide, İyâd kabîlelerinin büyüğü idi. Pîr-i fânî iken Tâif yakınlarındaki Ukâz Panayırı’nda bir kızıl deve üzerinde ve devrin belâğati ile meşhur kimseleri önünde gayet belîğ bir hutbe okumuştu. Kus bin Sâide’nin o hutbesi Arap edîbleri arasında gayet şöhret bulmuş ve dillere destan olmuştur. O vakit Fahr-i Âlem (s.a.v.) de Ukâz Panayırı’nda bulunup o hutbeyi dinlemişti. Hulâsa olarak hutbenin tercümesi şöyledir:

“Ey insanlar; Dinleyiniz! Belleyiniz! İbret alınız! Yaşayan ölür, ölen geri gelmez, olacak olur, yağmur yağar, otlar biter, çocuklar doğar, annelerinin babalarının yerini tutar. Sonra hepsi ölüp gider. Vukûâtın ardı arkası kesilmez. Kulak veriniz! Gökte haber, yerde ibret alacak şeyler var.

Yemin ederim, Allâh’ın indinde bir din vardır ki; şimdi bulunduğumuz dinden daha sevgilidir. Ve Allâh’ın bir gelecek peygamberi vardır ki gelmesi pek yakın oldu. Gölgesi başınız üstüne geldi. Ne mutlu ol kimseye ki; ona iman edip de o dahi ona hidâyet eyleye. Vay ol bedbahta ki; ona isyan ve muhalefet eyleye. Yazıklar olsun, ömrü gaflet ile geçen ümmetlere.

Ey cemaat, hani ecdadınız? Hani süslü saraylar ve taştan hâneler yapan Âd ve Semûd (kavmi)? Hani dünya varlığına mağrur olup da kavmine ‘Ben sizin en büyük rabbinizim!’ diyen Firavun ile Nemrûd? Onlar size nispetle daha zengin, kuvvet ve kıdemce sizden daha üstün değil miydiler? Bu yer, onları değirmende öğüttü. Kemikleri bile çürüyüp dağıldı. İbret alın, sakın onlar gibi gaflet etmeyin, onların yoluna gitmeyin. Her şey fânîdir. Bâkî ancak Cenâb-ı Hak’tır ki; O, birdir. Ortağı ve benzeri yoktur. Hak ve tek ilah ancak odur. Doğmamış ve doğurulmamıştır. Ölüm ırmağının girecek yerleri var. Ama çıkacak yeri yoktur. Büyük küçük hep göçüp gidiyor. Giden geri gelmiyor. Anladım ki, herkese olan bana da olacaktır.” (Devamı var)



28 Ağustos 2022
Fazilet Takvimi Aç / Yorum Yap

2022-08-28 05:21:19 Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular: “Duanın en hayırlısı (günahı terk ederek yapılan), istiğfardır.” (Münâvî, Feyzu’l-Kadîr)

28 Ağustos 2022
Fazilet Takvimi Aç / Yorum Yap

2022-08-27 02:20:28 DİN KARDEŞLİĞİ

Din kardeşleri arasındaki muhabbet, kişinin kardeşine ihlaslı, samimi ve sadık olması ile artar. Kardeşler arasındaki ihlas ile, vefa meydana gelir. İşte bu vefa, yani dostlukta sebat göstermek, ülfetin ve samimiyetin en yüksek mertebesidir. Peygamber Efendimiz (s.a.v.), aralarındaki ülfet (samimiyet ve muhabbet) artsın ve yardımlaşmaları kuvvetlensin diye ashâbı arasında kardeşlik tesis etmiş ve şöyle buyurmuştur:

“Size saf, temiz kardeşler edinmenizi tavsiye ederim. Çünkü onlar (din kardeşleriniz), refah (bolluk) zamanında ziynet, belâ zamanlarında ise teminattır.”

“Kişi, din kardeşi ile kuvvetli olur. Kendisi için istediğini senin için de istemeyen kimsenin dostluğunda hayır yoktur.”

Ömer bin Hattâb radıyallâhü anh şöyle buyurdu: “Kardeşler ile beraber olmak (sohbet, muhabbet etmek) hüzünleri giderir.”

Hâlid bin Safvân, “Muhakkak insanların en âciz olanı kardeş edinmekte noksan olanıdır. Ondan daha âciz olanı ise kendisine yardımı dokunacak din kardeşlerinin dostluklarını zâyi edenidir.” buyurmuştur.

İbn-i Mu‘tez, “Kendisine hakîkî (din) kardeşi bulan kimselerin bu kardeşleri (dünya ve ahiret bütün işlerinde) kendisine yardımcı olurlar.”

Âlimlerin bazısı şöyle demişlerdir: “Sıkıntılı günler için en faydalı hazırlık, vefalı din kardeşleri edinmektir.”

SAFER AYI İCTİMÂI, RU’YET VE BAŞLANGICI

Hicrî-Kamerî 1444 yılı Safer ayı ictimâı, 27 Ağustos Cumartesi günü, Türkiye saati ile 11.18’dedir.

Ru’yet ise 28 Ağustos Pazar, Türkiye saati ile 01.03’tedir.

Hilâl’in görüldüğü yerler: ABD, Peru, Kolombiya, Panama, Bolivya, Meksika, Haiti, Honduras, Büyük Okyanus, Havai, Yeni Zelanda. Hilâl; Türkiye, Almanya, Avusturya ve Arap Yarımadası’ndan görülemeyecektir.

Hilâl’in görüldüğü günü takip eden 28 Ağustos Pazar günü de Safer ayının 1. günüdür.



27 Ağustos 2022
Fazilet Takvimi Aç / Yorum Yap

2022-08-27 02:20:08 Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular: “Biriniz, din kardeşini ziyaret edip yanında oturduğu zaman, ondan izin almadan yanından ayrılmasın.” (Münâvî, Feyzu’l-Kadîr)

27 Ağustos 2022
Fazilet Takvimi Aç / Yorum Yap

2022-08-26 09:47:00 ZİRAATÇİLER İÇİN AY TAKVİMİ

Eski yıllardan beri insanlar işlerini, zirâî faaliyetlerini Ay’ın safhalarına göre yapmaya dikkat etmişlerdir. Ay, yerküresi etrafında, batıdan doğuya doğru hareket ederken, Dünya ile Güneş arasına girince, üçü de aynı hizaya gelir. Bu hâle, ictimâ’ denir ve Ay, Dünya’nın hiçbir yerinden görünmez.

Ay’ın güneş ışığını Dünya’ya aksettirmesi, yaklaşık 14’er gün arayla iki farklı şekilde olmaktadır. Bunlardan biri hilalle başlayıp dolunayla biten büyüme safhası, diğeri ise dolunayla başlayıp hilalle biten küçülme safhasıdır. Hicrî-Kamerî takvim de ayın bu hâline göre tertip edilmektedir.

Hicrî-Kamerî takvime göre, ayın birinden on dördüne kadar olan günlere ayın yenisi; ayın on dördünden sonraki günlere ise ayın eskisi denir.

Ay’ın yenisinde Ay’ın câzibe (çekim) kuvveti arttığı için suyun bulunduğu her yerde suların daha çok dışarıya aktığı, eskisinde ise suyun durulduğu görülmektedir.

Tarla ekiminde toprak, tohumla buluşturulurken ayın eskisine ve yenisine dikkat edilmelidir. Zira ayın yenisinde dikilen ağaç ve ekilen tohumun verimi daha düşük olur.

Tohumlar ve fideler tarlaya kamerî ayın on beşinden sonra ekilirse bereketli olur. Böylece mahsul sağlıklı ve hastalığa dayanıklı olur. Ayın yenisinde ağaç kesilirse ağaç, suyunu çekmediği için çürüyüverir, eğilir, kurtlanır. Ay’ın eskisinde ise ağaç suyunu çekmiş olacağından dolayı sağlam olur.

Ay’ın bir başka tesirini, İsmail Hakkı Bursevî Hazretleri, Yâsîn-i şerîf’in 40. âyet-i kerîmesinin tefsirinde şöyle anlatmıştır: “Güneş, meyveleri olgunlaştırır, ay, renk verir, yıldızlar da tatlandırır.”

Takvimimizdeki ay şekillerini ve hicrî-kamerî günleri takip ederek zirâî faaliyetlerinizi yapabilirsiniz.

İSİMLERİMİZ: Erkek: Ârif, Kız: Hatice



26 Ağustos 2022
Fazilet Takvimi Aç / Yorum Yap

2022-08-26 09:46:43 Allâhü Teâlâ şöyle buyurdu (meâlen): “O (Allah), güneşi bir ziyâ, ayı da bir nur yapmıştır. Ona menziller takdir buyurmuştur ki, senelerin sayısını ve hesabı bilesiniz.” (Yûnus Sûresi, âyet 5)

26 Ağustos 2022
Fazilet Takvimi Aç / Yorum Yap

2022-08-25 06:19:31 ABDESTE DAİR BAZI MESELELER

Bir kimseye abdest esnasında abdestini bozacak bir şey ârız olsa abdeste tekrar başlaması lazımdır.

Bir kimse abdest veya gusül aldıktan sonra tıraş olsa (herhangi bir kanama olmadığı müddetçe) tekrar abdest alması veya tıraş ettiği yerleri tekrar meshetmesi icap etmez.

Abdestten veya gusülden sonra tırnak kesmek, bıyık kısaltmak ve deri soymakla abdeste zarar gelmez.

Caddelerin gerek sert ve gerek gevşek olan çamurları, içerisinde necâset de bulunsa temiz sayılır. Binâenaleyh bunlardan elbiseye sıçrayan, bulaşan miktar, namazın sıhhatine mâni olmaz. Ancak tamamen necaset olduğu kat’î olarak bilinirse namaza mânidir.

AY’IN ÇEKİM KUVVETİ

Ay, Güneş gibi ışık kaynağı değildir. Güneşten aldığı ışığı aksettirir. Bu yüzden, Ay’ın Dünya’dan görünen belli bir kısmı aydınlık diğer kısmı ise karanlıktır.

Ay, Güneş’ten aldığı ışığı ve enerjiyi aksettirmek sûretiyle Dünya üzerinde tesiri olan tabiî bir peyktir (uydudur).

Ay’ın câzibesinin (çekim kuvvetinin) havada, toprakta, denizde, okyanusta, kısacası suyun bulunduğu her yerde bir tesiri vardır. Bu tesir bâriz olarak okyanus ya da deniz kenarlarında 2 metreye varan yükselip çekilmelerle görülebilmektedir. Buna med-cezir (gel-git) denilmektedir.

Bir yerde sular kabarırken Ay, o yer için gökyüzünün en yüksek noktasında bulunmaktadır.

Bilinen en büyük med-cezir Kanada’daki Fundy Körfezi’nde meydana gelir; burada 21 metre yüksekliğe kadar kabarmalar olmuştur. Fundy Körfezi’nde, denizin 6 saatlik yükselişi sırasında kara, yaklaşık 100 milyar ton su ile dolar. Bu miktar, dünyadaki nehirlerin tamamının su miktarına yakındır.

İSİMLERİMİZ: Erkek: Mahmud, Kız: Meymûne



25 Ağustos 2022
Fazilet Takvimi Aç / Yorum Yap

2022-08-25 06:19:10 Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular: “Hakîkî kör, gözü görmeyen kimse değildir. Bilakis kör, basîreti olmayan (kalbi hakikatleri görmeyen) kimsedir.” (Beyhakî, Şuabü’l-Îmân)

25 Ağustos 2022
Fazilet Takvimi Aç / Yorum Yap

2022-08-24 05:14:25 GENÇLİKTEKİ VERÂ VE TAKVÂNIN NETİCESİ

İmâm-ı Âzam rahimehullâh’ın babası Sâbit Hazretleri, zühd ve takvâ sahibi bir zât idi. Gençliğinde bir gün, bir nehir kenarında abdest alırken, suyun üzerinden önüne bir elma geldi. Onu aldı ve abdestini bitirdikten sonra elmayı bir defa ısırdı, fakat elmanın sahibi aklına gelip ısırdığını yutmadan tükürdü. Tükürüğünde kan olduğunu gördü. Kendi kendine, “Tükürüğümde neden kan olsun? Bu, elmanın sahibini bulup helallik alayım” dedi.

Nehir boyunca yürüdü ve elindeki elmaya benzer, meyveleri olan bir elma ağacına rastladı. Ağacın sahibini arayıp buldu ve elmanın bedeli olarak bir dirhem verdi. “Bunu al ve hakkını helâl et.” dedi.

Ağacın sahibi, Sâbit rahimehullâh’ın bu genç yaşındaki verâ ve takvâsını görünce onu imtihan etmeye karar verdi. Ona, “Değil bir dirhem, bin dirhem versen de razı olmam. Ancak benim kör, sağır, dilsiz ve yürüyemeyen bir kızım var. Şâyet onu zevceliğe kabul edersen sana hakkımı helâl ederim.” dedi.

Sâbit rahimehullâh bir müddet düşündü. Neticede dünya azâbı ve sıkıntısı geçicidir, diyerek teklifi kabul etti.

Kıza bir vekil tayin edilerek iki şahit huzurunda nikâhları kıyıldı. Sâbit rahimehullâh, zevcesinin yanına girince, onun yürüyor, görüyor, işitiyor ve konuşabiliyor olduğunu gördü. Sâbit rahimehullâh şaşırarak: “Fakat sen, babanın bana anlattığı gibi değilsin.” dedi.

Zevcesi, “Evet, doğrudur. Çünkü ben altı senedir evimden dışarıya çıkmadım. Yabancı bir kimseye bakmadım ve yabancı bir kimsenin sesini işitmedim. Benim sözümü de kimse işitmedi.” diye cevap verdi. Bunun üzerine Sâbit rahimehullâh: “Bizlerden hüzün ve sıkıntıları gideren Allâhü Teâlâ’ya hamd olsun. Muhakkak benim Rabb’im Gafûr’dur, Rahîm’dir.” diye dua etti.

Neticede onlardan İmâm-ı Âzam gibi pek büyük bir zât dünyaya geldi ve onun mezhebi bütün âlemi yayıldı.

İmâm-ı Âzam rahimehullâh demiştir ki: “Babam Sâbit rahimehullâh, şâyet elmadan ısırdığı kısmı yutsaydı zekâm, şu anki hâlinin üçte biri kadar olurdu.”



24 Ağustos 2022
Fazilet Takvimi Aç / Yorum Yap

2022-08-24 05:14:06 Resûlullah Efendimiz sallallâhü aleyhi ve sellem buyurdular: “Büyüklerin (ehlüllâhın) meclisinde bulunun, âlimlere sorun ve hikmetli zâtlarla beraber olun.” (Taberânî, el-Mu’cemü’l-Kebîr)

24 Ağustos 2022
Fazilet Takvimi Aç / Yorum Yap