Get Mystery Box with random crypto!

Üçüncü İlişki: Protestanlık anlayışı ile kapitalizmin rasyonel | Finans Gazetesi

Üçüncü İlişki: Protestanlık anlayışı ile kapitalizmin rasyonel ahlâkı arasında örtüşme vardır bu örtüşme şöyle özetlenebilir Her ferde cennet önceden müjdelenmiştir. Çalışma (iş) bir fazilettir ve insan kendi mesleğini kendi seçmelidi rBu tür bir dinsel görüş her türlü mistizmi dışlar. Bu anlayışta, Kilise ve ayinlerin yardımıyla kurtuluşa ermek mümkün değildir; kurtuluşu bahşetmek Tanrının elindedir. Bu yetki Kilise ve Papazlar tarafından tasarruf edilemez. Tanrı ile kul arasında aracıyı reddetme anlayışı, bireylerin bilincini doğaya ve doğal düzen e yöneltmiştir. Bu bakımdan bu anlayış bilimsel araştırmanın gelişmesine yararlıdır ve her türlü putun, bâtıl inancın, büyünün karşısında yer alır. Böylece eski Yahudilik ile başlayan, kurtuluşa ulaştıracak bütün sihirli araçları bâtıl inanç ve günah sayıp reddetme anlayışının egemen olduğu dünyanın büyüden temizlenmesi süreci burada sonuca ulaşmış olmaktadır. Bu öğretiye göre; dünyada günaha batmış mü’min, Tanrı için çalışmalıdır. Her şey Tanrı' nın takdirine bağlı olduğundan, fert, kurtuluşa mı ereceğini, yoksa lanetleneceğini mi bilemez. Bu durumda bireyler "seçilmesinin" işaretlerini arayacaktır. Kalvinci mezhepler, dünyevi (ekonomik) başarılarda seçilmişliğin (felahın) kanıtının bulunduğunu düşünürler. Birey, kurtuluş (seçilmiş olmak) belirsizliğinin verdiği korkudan kurtulmak için çalışmaya yönlendirilir. Seçilmişliğinden emin olmak için bir meslekte aralıksız çalışmanın en iyi yol olduğu özellikle salık verilir. Dinsel kuşkuyu sadece bu yatıştırır ve bağışlanma kesinliğini verir. Bu psikolojik süreç neticede ferdiyetçiliği güçlendirmiştir Herkes Tanrı karşısında yalnızdır.
Weber, incelediği bir çok uygarlıkta kapitalizmin başlangıç özelliklerinin görülmesine karşılık, kapitalizmin yalnızca Batı' da ortaya çıkmasını ise şöyle açıklamıştır: Kapitalizmin tamamlayıcı ve zorunlu şartları vardır. Tamamlayıcı şartları diğer yer ve zamanlarda görülmüştür, ancak; zorunlu şart, dünyaya dönük belli bir kişilik tipi yarattığı için yalnızca Batı' da ortaya çıkmıştır Akılcı, düzenli, sürekli çalışma, Tanrı 'nın emrine boyun eğme olarak yorumlanya başlanmıştır.
Yapılan bu saptamalar ve ortaya konulan bu bağlamlar bize gösterdiği tablo Avrupanın mevcut yapısının tum bileşenleriyle kapitalist sistem ürünü oldugu ve bu sosyo-ekonomik yapıyı olusturan temel dinamiğin protestan ahlak’ı ve onunda özelinde protestanlığın çalısmanın ve kazanmanın kutsiyetine yaptıgı ciddi atıftır. Seküler dünyanın dini temelleri belki de sanıldığından daha köklü bir yapıdadır
Günün film: Uyanışlar
Günün kitabı: Doğunun limanlar (amin maalouf)
Günün şiir : Orta dünya ilmihali (mustafa akar)
Zamanın kalfası