Get Mystery Box with random crypto!

Finans Gazetesi

Telgraf kanalının logosu diptenalanadam — Finans Gazetesi F
Telgraf kanalının logosu diptenalanadam — Finans Gazetesi
Kanal adresi: @diptenalanadam
Kategoriler: ekonomi
Dilim: Türk
aboneler: 5.81K
Kanaldan açıklama

Ekonomi Politik yüksek analiz platformudur. 55 analistin hizmet verdiği profesyonel bir gazetedir. Siyasi ve ekonomi gelişmelerini kur ve konjonktüre uygulayarak yorumlar,günlük yayınlarız
Yatırım tavsiyesi istenmez verilmez. Tecrübe paylaşımı yapmaktayız

Ratings & Reviews

1.67

3 reviews

Reviews can be left only by registered users. All reviews are moderated by admins.

5 stars

0

4 stars

0

3 stars

0

2 stars

2

1 stars

1


En son Mesajlar 10

2021-05-16 10:34:39 https://t.me/ibrahimhaskologlu/1537
2.1K views Ebubekir Akyıldız , 07:34
Aç / Yorum Yap
2021-05-16 10:23:51 65 yaş ve üzeri vatandaşlardan iki doz Kovid-19 aşısını yaptırmış olanlar ile 18 yaş altındakiler için sokağa çıkma kısıtlaması kalktı.
2.1K viewsİsmail Aktaş, 07:23
Aç / Yorum Yap
2021-05-16 10:22:53 Yeme içme yerleri hafta içi 07.00-20.00 arasında gel-al ve paket servis, 20.00-24.00 arasında ise sadece paket servis olarak hizmet verecek
2.1K viewsİsmail Aktaş, 07:22
Aç / Yorum Yap
2021-05-16 10:20:54 Kahvehane, çay bahçesi, sinema salonu, halı saha, internet kafe, yüzme havuzu ve spor salonları, 1 Haziran'a kadar kapalı kalmaya devam edecek.

Kademeli normalleşme döneminde sokağa çıkma kısıtlaması uygulanmayan süre ve günlerde şehirlerarası seyahat serbest olacak.

Kademeli normalleşme döneminde, hakkı olmasına rağmen Kovid-19 aşısı olmayan 65 yaş ve üzeri vatandaşlar, hafta içi sadece 10.00-14.00 arasında sokağa çıkabilecek.
2.1K viewsİsmail Aktaş, 07:20
Aç / Yorum Yap
2021-05-16 10:08:21 SON DAKİKA: İçişleri Bakanlığı, valiliklere "Kademeli Normalleşme Tedbirleri" konulu genelge gönderdi.

Genelgeye göre, 17 Mayıs Pazartesi saat 05.00'ten 1 Haziran Salı günü saat 05.00'e kadar kademeli normalleşme dönemi tedbirleri uygulanacak.

Kademeli normalleşme döneminde hafta içi 21.00-05.00, hafta sonları ise cuma 21.00'den pazartesi 05.00'e kadar sokağa çıkma kısıtlaması uygulanacak.
2.1K viewsİsmail Aktaş, 07:08
Aç / Yorum Yap
2021-05-14 17:21:42 Ve serveti fiyat enflasyonuna dayanan bir şirket için bu pek cazip bir teklif olmayabilir. Öyleyse ilerleyecekler ve madenleri geliştirmeyi taahhüt edecekler. Yoksa ayaklarını sürüklemeye devam edecekler mi?

Bu sorunun cevabını sonunda Simandou belirleyecek.
1.6K views MG Teknik , edited  14:21
Aç / Yorum Yap
2021-05-14 17:21:41 Simandou Madenleri ve Demir Fiyatları



Başrol oyuncusu Rio Tinto ile başlayalım. Rio Tinto, öncelikli olarak minerallerin çıkarılmasına odaklanan bir Anglo-Avustralya şirketidir. Ancak ana odak noktaları - Her zaman demir cevheri olmuştur. Şirket 1997'de Simandou'daki keşif haklarını aldığında, birçok kişi bunun şirketin servetini sonsuza dek değiştireceğini düşündü.

Çünkü Simandou, kimsenin tahmin edemediği demir cevherine sahipti. Güneydoğu Gine'nin uzak dağlarında gizlenmiş olan Simandou, her yıl küresel demir cevheri üretiminin yaklaşık% 7'sini karşılamaya yetecek cevherle dünyanın bilinen en büyük kullanılmayan demir cevheri rezervine ev sahipliği yapıyor, ve daha da iyisi, madenlerde bulunan demir cevheri alışılmadık derecede yüksek demir içeriğine sahipti ve bazı insanların Simandou'yu demir cevherinin "El Dorado"su olarak isimlendirdi.

Ancak, başlangıçta Simandou madeninin haklarını aldıktan yaklaşık on yıl sonra, Rio Tinto aslında hiçbir şey çıkarmamıştı. Neden diye soruyorsunuzdur?

Sorun madencilikle ilgili değildi. Ancak demir cevherini Simandou'dan limanlara taşımanın engelleyici maliyeti. Bakın, demir cevherini gemilerde alıp dünyanın diğer bölgelerine taşıyamazsanız, cevheri çıkarmanın bir anlamı yoktur. Bazı tahminlere göre, altyapıyı inşa etmenin potansiyel maliyeti - demiryolu hatları ve limanlar da dahil olmak üzere - güçlü Rio Tinto için bile devasa bir meblağ. Bu yüzden 2008'de, o zamanki Gine başkanı Rio Tinto'nun haklarının yarısını elinden alana kadar ayaklarını sürüklemeye devam ettiler. Simandou iki bloğa bölündü ve güney bloğunun hakları Rio Tinto'da kalırken, kuzey blokları satışa çıkarıldı.

Başkanın neden böyle bir harekete başvurduğunu anlayabilirsiniz. Rio Tinto madenleri gerçekten geliştirmiş olsaydı, Afrika’nın şimdiye kadarki en büyük altyapı projesi olacaktı. Gine'yi yoksulluk ve belirsizlikten kurtarırdı. Ancak Simandou gelişmemiş olduğu için, Gine’nin sabrı nihayet azaldı ve kısa süre sonra dağları madencilik hakları başka bir şirkete verildi - B.S.G.R. ya da İsrail'in en zengin adamı olan diamantaire Beny Steinmetz tarafından yönetilen Beny Steinmetz Group Resources.

Ancak, BSGR'nin demir cevheri madenleri geliştirme deneyimi olmadığı için konu tartışmalıydı. Daha da kötüsü, bu tür lisanslarda alışılageldiği gibi, peşin ödeme yapmamışlardı. Şirket yalnızca 160 milyon dolarlık bir yatırım yaparak, yatırımını aslında fazla bir şey yapmadan dönüştürmeyi başardı. Ama sonra işler başka ilginç bir hal aldı. 2014 yılında Gine hükümeti, şirketin sözleşmeyi kazanmaları için hükümet yetkililerine rüşvet verdiğini fark ettikten sonra BSGR'nin Simandou madeni üzerindeki haklarını elinden aldı. BSGR bu iddiaları yalanladı ve hükümete dava açtı. Ancak nihayetinde BSGR, Simandou'daki kuzey bloklarında maden çıkarma haklarını kaybetmek zorunda kaldı.

Son altmış yılda, üç madencilik şirketi - Rio Tinto, Vale ve BHP, küresel deniz yoluyla yapılan demir cevheri ticaretinin yaklaşık% 70'ini konsolide ediyor. Bu üçlü yönetim, arzın denetlenmesinden ve fiyatları kontrol altında tutmaktan büyük ölçüde sorumlu olmuştur.

Ama herkes birlikte oynamak istemiyor. Özellikle Çinliler.

Bakın, Çin dünyanın en büyük çelik üreticisidir. Yine de dünyadaki demir cevherinin% 70'ine yakınını ithal ediyor - çelik üretimi için gerekli temel hammadde. Bu yüzden Red Dragon, bir süredir rekabetçi fiyatlarla demir cevheri tedarikini kontrol etmeye ve tedarik etmeye çalışıyor. Ve bu amaca ulaşmak için, Aluminium Corporation of China Limited veya daha popüler olarak Chinalco olarak anılan, 2010 yılında güney bloğunu geliştirmek için Rio Tinto ile bir anlaşma imzaladı.

Bir yandan, Çin konsorsiyumu kuzey bloğunun altyapısını inşa ederse, Rio Tinto limanlarını dünyanın dört bir yanına demir cevheri göndermek için kullanabilir. Elbette, bu tesisleri kullanmak için bir prim ödemeleri gerekebilir, ancak ön yatırım konusunda endişelenmeleri gerekmeyecektir.

Diğer taraftan, Rio eyleme katılırsa ve güney bloklarında madencilik yapmaya başlarsa, arzda bir bolluk yaratabilir ve fiyatları daha da düşürür.
1.6K views MG Teknik , 14:21
Aç / Yorum Yap
2021-05-13 23:56:07 Devlet, Halk ve Haklar

“Gece yatağa aç girip sabah kılıcını kuşanmayan adama şaşarım.” diyor, sahabenin büyüklerinden Ebu Zer El-Gıffari.
Kolombiya’daki vergi reformuyla halkını daha da fakirleştirmeye çalışan, kalan birkaç damla kanlarını da içmek için musluk bağlamak isteyen rejime karşı halkın başlattığı protestoları araştırırken gördüğüm “Fakire ekmek yoksa, zengine de huzur yok!” pankartıyla aklıma geldi bu vurucu söz.
Peki ne anlatmaya çalışıyordu burda hayatı adaletsizliğin karşısında durmakla, her zaman hakkı söylediği için insanların katlanamadığı, her durumda, sonucunu düşünmeden adaleti savunan, bu uğurda dönemin yöneticileri tarafından sürgün edilen, yalnız gezen, yalnız yaşayan ve yalnız ölen bu yüce zat?

Bu dünyada eğer birileri aç kalıyorsa, birileri onların haklarını ç'aldığı içindir. Ben bu ç'alanların en büyüğü devletten bahsedeceğim.

Devletin temel varoluş nedeni halkın refahını sağlamak ve adaleti tesis etmektir.
Devlet halk içindir.
Halk devlet için değildir.
Gemiyi kim yürütüyorsa Kaptan O’dur. Eğer devlet yükümlülüklerini yerine getirmiyorsa, adalet sadece mahkeme salonlarında yazılan bir kelimeden ibaret kalmışsa, yolsuzluklar, kayırmalar tahammül edilemeyecek seviyelere gelmişse Halk gereğini yerine getirmelidir. Haksızlığa, zulme karşı çıkmayan halk ezilmeye devam edecek, sinecek ve artık hiçbirşeye ses çıkaramaz bir hale gelecektir.

Türkiye'de Durum

Türkiye, halkına refah sağlama konusunda en kötü ülkelerden biridir. İnsanlar temel ihtiyaçlarını karşılayamayacak duruma gelmiş, çok kötü şartlar altında yaşamak zorunda kalmıştır ve bunun en büyük sorumlusu devlettir.

Asgari ücretliden alınan vergiler, hemen her alışverişten alınan katma değer vergileri, yüksek enflasyon nedeniyle oluşan uçuk gıda fiyatları, yanlış ekonomi yönetimi sonucu paranın alım gücünün zayıflamasıyla yapılan uçuk kira zamları, her ay yapılan doğalgaz/elektrik su zamları ve daha sayamayacağımız birçok araçla halkını fakirleştiren, daha çok çalışmasını sağlayarak kendisini geliştirmesini de önlediği için entelektüel olarak da yoksullaştıran, intihara sürükleyen sözde sosyal devlettir. O devlet ki asgari ücretli işçiden aldığı vergileri suni ihalelerle yandaşlarına altın tepsilerde sunuyor. İsraf hat safhada. En alt kademesinden en üst kademesine şatafatlı yaşama milyonlar harcanıyor.
Herşeyin en ucuzu ve en kalitesizini almak zorunda kalan halk ise din, devlet, vatan, millet söylemleriyle uyutulmaya devam ediyor.

Ne Yapmalı?

Tarihte Emevi Devleti, Türkiye ile benzer bir durumdaydı. Yolsuzluklar, israf, zulüm en ileri düzeydeydi. Halk ağır vergilerle yoksulluk içinde yaşarken yöneticiler ve yakınları/yandaşları çok lüks hayatlar sürüyordu. Ömer bin Abdulaziz yönetime geldiğinde yaptığı ilk iş imtiyazları ortadan kaldırmak, israfı durdurmak oldu. Önceki yönetimin devletten kazandıkları servete el koydu ve Devlet hazinesine ekledi. Çok mütevazi bir evde yaşamaya başladı. Devlet giderleri düşerken halka yüklenen vergiler azalıyordu. 2 yıl içerisinde artık halkta refah oluştu ve zekat verilecek fakir kalmadığından zekatlar komşu ülkelerdeki kölelerin satın alınıp özgürleştirilmesinde kullanılmaya başlandı.

Eyüp ALAN
700 viewsEyüp ALAN, 20:56
Aç / Yorum Yap
2021-05-13 08:40:31 Finans Gazetesi ekibi olarak bayramınızın güzel geçmesini ve islam alemine hayır getirmesini dileriz. Bayramınız mübarek olsun.
118 viewsDAYI, 05:40
Aç / Yorum Yap