Get Mystery Box with random crypto!

Risâle-i Nûr İzah ve Notlar

Telgraf kanalının logosu bediuzzaman — Risâle-i Nûr İzah ve Notlar R
Telgraf kanalının logosu bediuzzaman — Risâle-i Nûr İzah ve Notlar
Kanal adresi: @bediuzzaman
Kategoriler: Din
Dilim: Türk
aboneler: 6.48K
Kanaldan açıklama

Risâle-i Nûr üzerine yapılan izah çalışmaları paylaşılmaktadır.
Takip ederek istifade edebilirsiniz.
Tavsiye Risâle-i Nûr Kanalları
@meclisikuran
@saidnursi
@risaleinur_imtihan
İletişim: bediuzzaman@protonmail.com

Ratings & Reviews

4.00

3 reviews

Reviews can be left only by registered users. All reviews are moderated by admins.

5 stars

1

4 stars

1

3 stars

1

2 stars

0

1 stars

0


En son Mesajlar 10

2021-10-29 16:43:01 Ehl-i iman, imanının gereği olarak bela ve musibetleri peşinen kabul etmelidir
Madem ehl-i iman olarak O’nun rububiyetine razıyız. Öyle ise rububiyeti noktasında verdiği şeylere rıza göstermemiz lazım gelir. Mevlana Celaleddin-i Rumi’nin nefsine dediği gibi demeliyiz:
اُو گُفْت اَلَسْتُ و تُو گُفْتِى بَلَى شُكْرِ بَلَى چِيسْت كَشِيدَنْ بَلاَ
چِيسْت كِه يَعْنِى مَنَمْ حَلْقَه زَنِ دَرْگَهِ فَقْر و فَنَا سِرِّ بَلاَ
Yani: “Cenab-ı Hak, ruhları yarattığı zaman: “Ben, sizin Rabbiniz değil miyim?” diye sordu. Sen de: “Evet, Sen benim Rabbimsin.” Diye cevab verdin ve O’nun Rububiyetini tasdik ve ikrar ettin. O gün “bela” yani “Evet, Sen benim Rabbimsin.” Demenin şükrü nedir? Dünyada bela çekmekdir. Dünyadaki bela ve musibetlerin sırrı nedir? Neden Cenab-ı Hak, kullarını bu kadar bela ve musibetlere giriftar eder? Kulun acz ve za’fını, fakr ve ihtiyacını, naks ve kusurunu, zeval ve fenasını anlayıp dergah-ı İlahiyeye iltica etmesi, O’nun kapısını çalması, kudret-i Samedaniyenin, rahmet-i İlahiyenin ve kemal-i Rububiyetin önünde hayret ve muhabbetle secde etmesidir.”
663 views13:43
Aç / Yorum Yap
2021-10-27 16:42:01 Belâ ve Musîbetler kulun işlediği günahlarının neticesidir!

وَمَا اَصَابَكُمْ مِنْ مُصيبَةٍ فَبِمَا كَسَبَتْ اَيْديكُمْ وَيَعْفُوا عَنْ كَثيرٍ
“(Ve) ey insanlar! (Size) dünyada (musibetten her ne isabet ederse, kendi ellerinizin kazandığı şey sebebiyledir.) Siz günahlarınızdan ve Allah'ın emrine muhalefetinizden dolayı böyle bir musibete mâruz kalmış olursunuz. Meselâ: Vakit vakit cemiyetler arasında bir takım felâketler, umumî musibetler, kaht ve gala meydana gelir. Bütün bunlar, cemiyet fertlerinin birer cezası durumundadır. Doğrulukla hareket etmeyen nice tüccarlar, nihayet iflâsa düşerler. İnsanlara zulmeden kimseler de nihayet zulüm ve felâketlere uğrarlar. Bütün bunlar, gayr-ı meşru hareketlerin ve günahların birer dünyevî cezasıdır. (Ve) O Zat-ı Zülcelal, (bir çoğundan) nice günâhlardan, kusurlardan (ise afv eder.) Günahları sebebiyle onları hemen cezaya uğratmaz. Belki tevbe eder diye mühlet verir. Bu da ilâhî bir rahmet eseridir. Tevbe etmediği taktirde cezalandırır. Veya burada cezalandırmaz, cezasını ahirete te’hir eder.” Şura 30
671 views13:42
Aç / Yorum Yap
2021-10-25 16:40:03 Cenab-ı Hak, mü’mini cehenneme sevk etmemek için, ekseriyetle burada ona ceza verir. Bu, Allah’ın mü’min hakkında cereyan eden bir rahmetidir. O halde denilmemeli: “Bu bela ve musibet niçin geldi?” Zira bela ve musibetler, günahların neticesidir. Şayet kul, düçar olduğu bela ve musibetin günahları sebebiyle başına geldiğini bilip tevbe ve istiğfar ederse; bu durumda o bela ve musibet günahlarına keffaret olur.
285 views13:40
Aç / Yorum Yap
2021-10-23 16:28:01 مَنْ يَعْمَلْ سُوءًا يُجْزَ بِه وَلَا يَجِدْ لَهُ مِنْ دُونِ اللّهِ وَلِيًّا وَلَا نَصيرًا
Nisa 123 “(Her kim bir kötülük yaparsa, onunla ya dünyada veya âhirette cezalandırılır.) Bazı kimseler, yaptıkları fenalıkların cezasını daha dünyada iken görür. Bazı kimseler de âhirette göreceklerdir. Mü'minler, kusurlarının cezalarını, ekseriyetle dünyada görürler. Böylece uhrevî cezadan kurtulmuş olurlar. Ehl-i küfrün bir çoğu da (Kavm-i Nuh, Kavm-i Ad, Kavm-i Semud, Kavm-i Lut gibi) bir kısım cezalarını dünyada görmekle beraber, asıl cezalarını cehennemde ebedi kalmak suretiyle âhirette göreceklerdir. (Ve) dünyevi ve uhrevi bela ve azab anında, hiç bir kimse (kendisi için Allah Teâlâ'dan başka ne bir yar) hakiki bir dost, onu affa kadir bir veli (ve ne de bir yardımcı bulamaz.) Kimse onu koruyamaz, onu cezadan kurtaramaz. O halde daha dünyada iken evamir-i İlahiyeye riayet, nevahi-i İlahiyeden içtinab etmeli, kusur etse O’nun afv ve mağfiretine sığınmalıdır.”
796 views13:28
Aç / Yorum Yap
2021-10-21 16:27:01 Cenab-ı Hak, kullarını iki şekilde terbiye eder.

Nasıl ki bir padişah, saltanatına itaat edenleri mükafatlandırarak taltif eder. İtaat etmeyenleri ise hesaba tabi tutar, cezalandırır. Aynen öyle de Cenab-ı Hak, saltanat-ı rububiyetine itaat eden muti kullarını hem dünyada, hem de ahirette taltif eder. O saltanata inkar ve isyan ile mukabelede bulunanları ise dünya ve ahirette cezalandırır.
398 views13:27
Aç / Yorum Yap
2021-10-19 16:26:02 Cenab-ı Hak, rububiyet sıfatıyla bizleri iki şekilde terbiye eder:
Biri; lütuf ile,
Diğeri; kahr iledir.
Tabir-i diğerle biri; cemal ile, diğeri celal iledir. Sadece lütuf ve cemal ile terbiye olunalım diye düşünmek, sırr-ı imtihana münafidir. Cenab-ı Hak, ehl-i imana evvela tecelliyat-ı kahriye ile muamele eder, daha sonra lütufla onların imdadına yetişip onları sıkıntıdan kurtarır. Ehl-i iman hakında adetullah ekseriyetle böyle cereyan etmektedir. Resul-i Ekrem (a.s.m) ve Hazret-i İbrahim (a.s)’ın sergüzeşt-i hayatları buna en bariz misaldir. O Malikü’l-Mülk, Resul-i Ekrem (s.a.v)’ı Mekke’de on üç sene kahhar bir elle çalkalandırdı. Müşrikleri başına musallat etti. Medine döneminde ise; O Zat-ı Ekrem (a.s.m)’ı on yıl müşrik, münafık ve ehl-i kitabla mücahede ve mücadele ettirdi. Bütün bu sıkıntı ve zorlukların neticesinde O’na ve ümmetine pek çok fütuhatı müyesser kıldı. Hususan Hazret-i Ömer (r.a) döneminde Din-i Mübin-i İslam i’la ve i’zaz edildi
640 views13:26
Aç / Yorum Yap
2021-10-17 20:04:23 Şuan Canlı Yayınlanan KANDİL ÖZEL Miraç Risâlesi Dersini (21. Ders) aşağıdaki linkten izleyebilirsiniz.
(Yusuf SELAMİ Hoca @meclisikuran)
(Youtube Kanalına abone olarak canlı yayınlanacak Derslerden haberdar olup istifade edebilirsiniz)



718 viewsedited  17:04
Aç / Yorum Yap
2021-10-17 16:26:02 Risale-i Nur’un has talebeleri de evvela tecelliyat-ı celaliyeye, daha sonra tecelliyat-ı cemaliyeye mazhar olurlar.

Cenab-ı Hak, bizleri bazen lütuf ile okşar, ikramlarda bulunur, rahmetiyle dergahına celbeder. Bazen de kahhar bir elle bela ve musibete giriftar etmek suretiyle te’dib ve terbiye eder. İzet ve celalini böylece ihsas ettirir. Ta ki unutulmasın.
1.1K views13:26
Aç / Yorum Yap
2021-10-15 14:44:01 Cenâb-ı Hak, verdiği rızk ni'metlerine karşılık kullarından üç şey istiyor. Zikir, fikir ve şükür. Başta Bismillah zikirdir. Nihâyetinde Elhamdülillah şükürdür. İkisi arasında, “Bu ni'metler, Hàlık-ı Rahîm’indir.” diye düşünmek fikirdir. Rızık olan ni'metlerdeki gàyet süslü sûretler, güzel kokular, şirin lezzetler, şükrün da'vetçileridir. Hayât sâhiblerini şevke da'vet ederek, bir nev’î ihtirâma sevk ederek manevi şükür yaptırırlar.
“Bu emsalsiz, lezzet ve güzellikte ni'metleri, Hâlık’ım bana rızık olarak vermiştir. Bu kısa ömürde, bu geçici hayâtta ve bu fânî âlemde bu ni’metleri ihsân eden Rezzâk-ı âlem, ebedî ömürde, sermedî hayâtta ve bâkì âlemde nihâyetsiz lezzet ve güzelliklerde Cennet meyvelerini in’âm ve ihsân buyuracaktır.” düşüncesi ve îmânı ile şükür içinde en âlî ve tatlı lezzeti ve zevki ma’nen tattırırlar. Şükürsüz insân, bu ma’nevî zevklerden mahrûmdur. O yalnız dört ayaklılar gibi mîdesini doldurur.
Hitâbat ve Münâcat-ı Hulûsiyye
412 views11:44
Aç / Yorum Yap
2021-10-13 16:24:01 Halık-ı Alem, insanın mahiyetini bir model gibi yapıp onu mevt ve fenaya, zeval ve firaka, musibet ve meşakkate maruz bırakmakla kendi san’atını seyrediyor. Onu halden hale, tavırdan tavra geçirmekle faaliyet-i kudretini gösteriyor. Rahmetinin, hikmetinin ve vedudiyetinin eserlerini ihsas ediyor. Üzerinde cereyan eden bütün bu faaliyetlerden dolayı, insanın itiraza hakkı yoktur. Zira kul, ücretini dünyada peşin olarak almıştır. Ahirette ise ehl-i iman ve taat, saadet-i ebediyeye mazhar olacaktır. Ehl-i küfür ve dalalet ise ademden kurtulup cehennemde ebedi kalacaktır. Ademden kurtulup ebediyete mazhar olmaları, ehl-i küfür ve dalalet için bir nimettir. Demek mevt ve fena, zeval ve firak, musibet ve meşakkat, Cenab-ı Hak’kın Rahim, Hakim ve Vedud isimlerine zıt değildir.
518 views13:24
Aç / Yorum Yap