Get Mystery Box with random crypto!

Hayâtu's Sahâbe

Telgraf kanalının logosu hayatus_sahabe — Hayâtu's Sahâbe H
Telgraf kanalının logosu hayatus_sahabe — Hayâtu's Sahâbe
Kanal adresi: @hayatus_sahabe
Kategoriler: Din
Dilim: Türk
aboneler: 12.01K
Kanaldan açıklama

Kanalımızda Hayatu-s Sahabe isimli eserden iktibaslar ve Sahabe hayatlarına dair paylaşımlar yapılmaktadır.
أصحابي كالنجوم بأيهم اقتديتم اهتديتم

Ratings & Reviews

3.50

2 reviews

Reviews can be left only by registered users. All reviews are moderated by admins.

5 stars

1

4 stars

0

3 stars

0

2 stars

1

1 stars

0


En son Mesajlar 5

2022-07-26 09:30:28 Âtike bint Yahlûd

Efendimiz’in (sas) ninelerinden olan Âtike validemiz, Kureyş ka- bilesindendir. Eşi Ğâlib ile amca çocukları sayılırlar. Babası Yahlûd, Efendimiz’in (sas) on üçüncü gö- bekten dedesi Nadr’ın oğludur. Nadr’ın iki oğlu olmuştu. Bun- lardan biri Ğâlib’in babası Mâlik, diğeri ise Âtike validemizin babası Yahlûd’tur. Dolayısıyla Âtike vali- demiz, Kureyş’ten olmanın yakın- lığını elde etmiş bir validemizdir. Efendimiz’in (sas) nineleri içerisinde en fazla olan isimler- den bir tanesi Âtike’dir. Bundan dolayı da Efendimiz (sas) : “Ben Âtikelerin oğluyum.” demiştir. Allah Resûlü’nün (sas) Âtikeleri çoğul olarak kullanması bazı nesep âlimlerinin ilgi- sini çekmiş ve onları, Efendimiz’in (sas) nineleri içerisinde adı Âtike olanların kimler olduğu yönünde bazı tespitlerde bulunmaya itmiştir. Bu âlimler, sadece yirmi bir göbek de- delerinin annelerini değil, onların annelerinin annelerini, ayrıca Efendimiz’in (sas) anne tarafından ninelerini ve on- ların annelerini de dikkate alarak bu tespiti yapmışlardır. Bu tespitlere göre, Efendimiz’in (sas) ninelerinden Âtike ismini taşıyanlar on dört tanedir. Bunlardan üçü Kureyşli, dördü Sü- leymli, ikisi Advânlı, biri Hüzeylli, biri Kahtânlı, biri Sakîfli, biri Huzeyme’ye bağlı Esedli ve biri de Kudâalıdır.
141 views06:30
Aç / Yorum Yap
2022-07-25 09:30:10 Mâviyye bint Kâ‘b

Efendimiz’in (sas) ninelerinden olan Mâviyye validemiz Arapların en meşhur kabilelerinden biri olan Benî Kudâa’ya mensuptur. Bu kabile, İslâm davetinin ilk yıl- larında Müslüman olmasa bile sürekli Müslümanlarla barış için- de olmuştur. Hicretin dokuzuncu yılında ise hemen hemen hepsi İslâm’ı kabul etmiştir. Kudâa kabilesi Câhiliye Dönemi’nde Arapların genelinin aksine harâm aylara riayet etmez, hac için gelen kervanlara bile bazen baskınlar düzenler ve onlara zarar verirlerdi. Bu kabileye mensup Ğavs b. Murr bir gün hac görevini yaparken Arafat’ta toplanmış insanlara şöyle diyecekti: “Ben, gelenekleri takip ederek hareket ediyorum, eğer bir kusur ortaya çıkarsa günahı Kudâaoğul- ları’nadır.” Hâl böyle iken Efendimiz (sas) bu kabile üzerine hicretin beşinci yılından itibaren seferler ve elçiler göndermiş, ninesi Mâviyye’yi ve yine bu kabileden olan diğer ninelerini onlara ha- tırlatarak aralarında var olan bu bağı yakınlık vesilesi etmiş, en sonunda bu kabileyi İslâm’a ulaştırmıştı. Onların Müslüman ol- ması ile birlikte o güzergâhta büyük bir emniyet hâli oluşmuştu.
894 views06:30
Aç / Yorum Yap
2022-07-24 09:30:38 Mahşiyye/Vahşiyye bint Şeybân

Efendimiz’in (sas) ninelerinden olan Mah- şiyye /Vahşiyye validemiz de Kureyş kabile- sindendir. Kureyş’in atası sayılan Fihr’in; Esed, Ğâlib, Hâris ve Muhârib isimli dört oğlu vardı. Mahşiyye/Vahşiyye validemiz Şeybân’ın, Şeybân ise Muhârib’in oğludur. Dolayısıyla eşi Kâ‘b, onun amcasının çocuk- larındandır. Ona üç erkek çocuk doğurmuş- tur. Üç oğlunun da Kureyş içerisinde soyları devam etmiştir. Mürre, Efendimiz’in (sas) soyunun atası; Adî, Hz. Ömer’in kabilesinin atası; Husays ise Cumah ve Semhoğulları’nın atası olmuştur. Kadim Araplar, çocuklarının şeref ve izzet timsali olmalarını ister, bununla da övünürlerdi. Bundan dolayı da evlenecekleri hanımları en soylu olanlar- lardan seçerlerdi. Onlar için en soylu olanları da hiç şüphesiz Kureyş kadınları idi. İşte Efendimiz’in (sas) ninelerinden olan Mahşiyye/Vahşiyye validemiz de Kureyş kabilesindendi. Arapların bu konudaki hassa- siyetlerini anlamak için meşhur Arap âlimi Eksem b. Sayfî’nin (v. 612/Nübüvvetten 2 yıl sonra) şu sözüne kulak vermeliyiz: “Asîl soydan olmayan kadınların gü- zellikleri sizin aklınızı başınızdan almasın. Çünkü saygın ve onur sahibi kadınlarla evlenmek, şeref ve erdem yolun- da atılan ilk adımdır.”
714 views06:30
Aç / Yorum Yap
2022-07-23 11:16:20 Fıkha dair Tavsiye Telegram Kanalları
Kanala Üye olup, dostlarınıza tavsiye ederek hayra vesile olabilirsiniz.

Hanefi Fıkhı @fikihdersleri

Șâfii Fıkhı @fikihdersleri_safi
893 views08:16
Aç / Yorum Yap
2022-07-23 09:30:26 Hind bint Süreyr

Efendimiz’in (sas) ninelerinden olan Hind validemiz, Kureyş kabilesindendir. Eşi Mürre ile amca çocukları sayılırlar. Eşi ile aynı kabileden olması ona diğer ninelerden farklı bir özellik katmıştır. Eşi Mürre’den Kilâb isimli çocuğu olmuştur. Mürre başka evlilikler de yapmış, onlar- dan da çocukları olmuştur. Efendimiz (sas) Kureyş kadınlarının özellikleri- ni birkaç hadisinde beyan etmiştir. Onlardan birini Ebû Hüreyre bize nakletmektedir. Efendimiz (sas) bir gün şöyle buyurmuştur: “Kureyş kadınları deveye binen kadınların en hayırlılarıdır. Onlar çocuklarına çok iyi bakarlar. Kocalarına karşı ise oldukça itaatkâr ve saygılıdırlar.” Ebû Hüreyre, bu rivayeti aktardıktan sonra Efen- dimiz’in (sas) şöyle dediğini de ekledi: “İmrân’ın kızı Meryem asla deveye binmemiştir. Eğer onun deveye bin- diğini bilseydim, ona hiç kimseyi üstün tutmazdım.”
112 views06:30
Aç / Yorum Yap
2022-07-22 09:30:49 Fâtıma bint Sa‘d

Fâtıma validemiz, Efendimiz’in (sas) dedeleri içerisinde Kâbe’ye ve Mekke’ye yaptığı hizmetlerden dolayı farklı bir yeri olan Kusay’ın annesidir. Babası Sa‘d b. Seyl, bölgenin en tanınmış liderlerinden biriydi. Çok uzun boylu ve heybetli olduğu için ona Cebel/Dağ denirdi. Hakkında birçok şiir söylenmiştir. Bunlardan bir tanesi şöyledir: “Savaş ortamında Sa‘d b. Seyl gibisini Görmedim, tüm insanlar içinde Şahinin avına dalışı gibi O da dalardı, süvarilerin peşine.” Fâtıma validemiz, Efendimiz’in (sas) dedesi Kilâb b. Mürre ile evlenmişti. Ona Kusay ve Zühre adında iki erkek ve Nu‘m adında bir kız çocuğu doğurmuş- tu. Kilâb çok genç yaşta, takriben 40 yaşlarında vefat etmişti. Bunun üzerine Fâtıma validemiz büyük oğlu Zühre’yi kavminin içinde bırakmış, diğer oğlu Kusay ve kızı Nu‘m’u alarak babasının kavmine dönmüş ve burada Rebîa b. Harâm ile evlenmişti. Kusay bir müddet üvey babasının yanında büyümüştü. Bir gün annesi bir olay üzerine Kusay’a gerçek babasının kim olduğunu anlatmıştı. Böylece Kusay, bir kervan ile bir- likte Mekke’ye dönmüş, burada evlenmiş ve kavminin hatırı en sayılır insanlarından bir olmuştu.
817 views06:30
Aç / Yorum Yap
2022-07-21 09:30:22 Hubbâ bint Huleyl

Efendimiz’in (sas) nineleri içerisinde Arap- ların en meşhur kabilelerinden olan Huzâa kabilesine ilk mensup olan ninesi Hubbâ va- lidemizdir. Huzâa kabilesinin tarih içerisinde birçok özelliği vardır. Ama onların en önemli özelliği Kâbe’nin hâkimiyetini Cürhümîlerin elinden alarak istemeden de olsa Kureyş’e hazırlamalarıdır. O günler, Efendimiz’in (sas) dedesi Kusay, Huzâa kabilesinin hem dini hem siyasi lideri olan Huleyl b. Habeşiyye’nin kızı Hubbâ ile evlenmiş, kayınpederinin ölü- mü üzerine de Kâbe’nin hâkimiyetini ele ge- çirmişti. Böylece ilk kez Kâbe yönetimi tama- men Kureyş’in eline geçmişti. Kureyş’in, Hubbâ validemizin kabilesi olan Huzâa ile başlattığı ilişki o günden sonra hep ge- lişerek devam etmiştir. Efendimiz’in (sas) dedesi Abdümenâf da babasından sonra bu kabileye mensup bir hanım ile evlenmiştir. Yine Efen- dimiz’in (sas) hem hanımı Hatice validemizin hem de annesi Âmine validemizin ninelerinden biri Huzâalıdır. O günden sonra da birçok Ku- reyşli bu kabileye mensup hanımlarla evlenerek onlarla ilişkilerini devam ettirmiştir. Bu kabile- den bazıları Mekke Fethi’nden önce Müslüman olmuşlarsa da kabilenin tamamı fetihten sonra Müslüman olmuştur.
427 views06:30
Aç / Yorum Yap
2022-07-20 09:30:51 Âtike bint Mürre

Âtike validemiz, Efendimiz’in (sas) üçüncü göbekten dedesi olan Hâşim’in annesidir. Arapların en meşhur kabilelerinden biri olan Süleymoğulları’na mensuptur. Eşi Abdümenâf’a üç erkek, sekiz kız olmak üzere, on bir çocuk doğur- muştur. Efendimiz (sas) birkaç hadisinde kendisini, dedesi Hâşim’in annesi olan Âtike validemize nispet ederek anmıştır. Mesela bir defasında: “Ben Süleymoğulları’ndan Âtikelerin oğluyum.” demiş- tir. Huneyn günü ise Efendimiz (sas) dağılan İslâm askerlerini toplamak için savaş meydanında şöyle haykıracaktır: “Ben pey- gamberim, bunda yalan yok. Ben Abdülmuttalib’in oğluyum. Ben Âtikelerin oğluyum.”
576 views06:30
Aç / Yorum Yap
2022-07-19 09:30:18 Selmâ bint Amr

Efendimiz’in (sas) nineleri içerisin- de Selmâ validemizi ayrıcalıklı kılan en önemli özellik hiç şüphesiz onun Medineli olmasıdır. O, Medine’nin en kalabalık boyu olan Hazrece men- sup Neccâroğulları’ndandır. Biz daha sonra İslâm tarihi içerisinde birçok rivayette bu ailenin adını duymakta- yız. Özellikle ensâr içerisinde bu aile- ye mensup olan sahâbîler, kendilerini Efendimiz’in (sas) ninesinin kardeşleri olarak gösterip bunu Efendimiz (sas) ile bir yakınlık vesilesi yapmışlardır. Enes b. Mâlik bu yakınlığı anlayabi- leceğimiz bir rivayet aktarır: Bir gün Efendimiz (sas) Neccâroğulları’nın mahallesinden geçerken orada bulu- nan kız çocukları çok sevinir ve elle- rindeki deflerle: “Biz Neccâroğulları’nın kızlarıyız. Ne mutlu bizlere ki Muham- med’e komşu olmuşuz.” diyerek şarkılar söylerler. Efendimiz (sas) bu sözleri duyunca çok memnun olur ve bunun üzerine der ki: “Allah biliyor ki ben de sizi çok seviyorum.” Efendimiz’in (sas) dedesi Amr b. Abdü- menâf ya da bilinen ismi ile Hâşim, ticari bir maksatla Medine’ye, o zamanki ismi ile Yesrib’e gitmişti. Burada kurulan panayır- ların içerisinde soyluluğu ve nezaketi ile il- gisini çeken bir hanım ile tanışmıştı. İşte bu hanım Selmâ validemizdi. Hâşim, Selmâ’ya talip oldu ve bu yolculuk sırasında da onun- la evlendi. Bir müddet beraberce Medine’de kaldılar. Bu süre zarfında Selmâ hamile kaldı, Hâşim de ticari seferini tamamlamak için Gazze’ye gitti ve orada vefat etti. Selmâ ko- cası Hâşim’in Gazze’de vefat ettiğini öğrenin- ce çok üzüldü ve karnındaki bebeği babasız olarak doğurdu. Doğan çocuğun saçlarında biraz beyazlık olduğu için ona Şeybe ismini verdiler. Şeybe, annesinin yanında Medi- ne’de yetim olarak büyüdü. Sekiz yaşlarına gelince amca Muttalib yeğenini yanına ge- tirmek istedi ve bu amaçla Medine’ye geldi. Şeybe’yi alıp Mekke’ye getirirken olayın öncesinden haberleri olmayanlar, amca Muttalib’in arkasında duran çocuğun pazar- dan alınmış bir köle olduğunu zannederek o çocuğa Muttalib’in kölesi anlamına gelen Abdülmuttalib demeye başladılar. İnsanların böyle isimlendirdikleri bu çocuk ileride Ku- reyş’in reisi, Hz. Peygamber’in (sas) dedesi olacak olan Abdulmuttalib idi. İşte Selmâ va- lidemiz böyle bir çocuğun annesi idi.
640 views06:30
Aç / Yorum Yap
2022-07-18 09:30:59 Berre bint Abdüluzzâ

Efendimiz’in (sas) anneannesi olma şerefini elde etmiş bahtiyar bir hanım- dır. Hayatı hakkında çok fazla maluma- ta ne yazık ki sahip değiliz. Ne zaman doğduğunu, ne zaman vefat ettiğini, Efendimiz (sas) ile görüşüp görüşmedi- ğini net olarak tespit edemiyoruz. Ama eldeki mevcut siyer ve sahâbe kaynak- larında adı geçmediği için Efendimiz’in (sas) doğumundan önce vefat etme ih- timali yüksektir. Berre validemiz Abdüddâroğulları’na mensuptur. Bu kabilenin İslâm tarihi içerisinde iki önemli özelliği vardır. İlki, büyük sahâbî Mus‘ab b. Umeyr ve hicâbe görevini/ Kâbe’nin anahtardârlığını yapan Osman b. Talha bu kabi- ledendir. İkincisi ise Mekke’de İslâm davetine en fazla düş- man olan ve savaşlarda en fazla kurban veren bu kabiledir. Mesela, Uhud Gazvesi’nde öldürülen yirmi müşriğin seki- zi bu kabileden, ikisi de bu kabilenin mevâlîlerindendi. İşte Efendimiz’in (sas) anneannesi böyle bir aileye men- suptu.
854 views06:30
Aç / Yorum Yap